Ana içeriğe atla

Deve / Maurice Nicoll

Bay Ouspensky’nin, muazzam sayıda ceket giyindiğimizden bahsettiğini hatırlıyorum. Bu ceketleri birer birer çıkarmamız gerektiğini söyledi. Aksi takdirde, kapıdan geçemeyecek kadar cüsseli olurduk. Kendine, meziyet ve erdemine vs. inanan bir insan psikolojik anlamda cüsselidir. Bu yüzden “dar kapı'dan ya da “iğne deliği'nden geçemez. O bir devedir. Deve, büyük ve inatçı bir yaratıktır. Tabi ki, psikolojik açıdan bir deve olan insan da böyledir.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nefes / Maurice Nicoll

Akciğerler kendi başına bir şok veremez. Bunu yalnızca Hava'yı içeri alarak yapabilirler. Hava da kendisini alan bir şey olmadıkça bir şok veremez. Hava, Akciğerlere gelir ve daha sonra en kıymetli parçası (oksijen) se­çilir ve Kan Dolaşımına karışır. Geri kalanlar (azot ve karbondioksit) reddedilir. Bütün yaratılmış şeyler şoklar ile çalışırlar. Bu şoklar olmasaydı ölmeye başlarlardı. Bedenin yaşamasını mümkün kılan bir mekanik şok -hava şoku- alırız.  Neden nefes alıp veririz? Nefes alıp vermeden yaşayabilir miyiz? Nefes alıp vermek, içimizdeki mekanik bir şey midir, bizim adımıza düzenlenen bir şey midir, hazır sunulan bir şey midir? Ama İnsan'da kullanıma hazır olarak verilmeyen birçok şey bulunur. İnsan kendi kendini geliştiren bir organizma olarak yaratılır ve bunun ne anlama geldiği üzerine düşünürseniz, insana her şeyin kullanıma hazır sunulmadığını fark edersiniz. Belirli bir noktaya kadar her şey kullanıma hazır sunulur ama bu noktanın ötesinde her şeyin kullan